←Prev   Dal-Ra-Kef  Next→ 

د ر ك
Dal-Ra-Kef
Kökün genel değeri.
ona erişti , yetişti, erişti, tamamlandı , ard arda biraraya geldikleri , tabakasında , ona erişmesi, yetişmesi , erişmek, yetişmek , onu idrak eder , arkadan yetişerek , gerçekten, muhakkak yetişilenler , idrak eder , size yetişir, erişir , ona, kendisine yetişir, erişir
   adrakahu   (1)

10:90
Ve İsrailoğullarını denizden geçirdik. Firavun ve ordusu, azgınlık ve düşmanlıkla onları izlemekteydi. Nihayet, boğulma ümüğüne çökünce şöyle dedi: \"İman ettim. İsrailoğullarının inanmış olduğu dışında ilah yok. Ben de O'na teslim olanlardanım.\

   iddāraka   (1)

27:66
Hayır, onların bilgileri âhiret konusunda yetersiz kalmıştı. Daha doğrusu onlar ondan kuşku duymaktadırlar. Hayır, hayır! Onlar, onu göremeyecek kadar kördürler.

   iddārakū   (1)

7:38
Allah buyurdu: \"Sizden önce gelip geçmiş cin ve insan topluluklarıyla iç içe girin bakalım ateşe.\" Her ümmet girdiğinde, yoldaşına/kızkardeşine lanet eder. Nihayet, hepsi orada bir araya gelince, sonrakiler öncekiler için şöyle derler: \"Rabbimiz! Bizi bunlar saptırdılar. Ateş azabını bunlara bir kat daha fazla ver.\" Allah buyurur: \"Her biri için bir kat fazlası var, fakat siz bilmezsiniz!\

   l-darki   (1)

4:145
Şu da bir gerçek ki ikiyüzlüler, ateşin en alt katındadırlar. Onlar için bir yardımcı asla bulamayacaksın.

   tadārakahu   (1)

68:49
Eğer ona, Rabbinden bir nimet ulaşmasaydı, horlanmış bir halde cascavlak bir yere atılırdı.

   tud'rika   (1)

36:40
Güneş'in Ay'a ulaşıp çatması gerekmiyor. Gecenin de gündüzü geçmesi gerekmez. Her biri bir yörüngede yüzmektedir.

   tud'rikuhu   (1)

6:103
Gözler onu fark edip kavrayamaz. Oysaki O, gözleri görür/bilir. O Latîf'tir, lütfu çok olduğu halde kendisi görülemez; Habîr'dir, her şeyden haberdardır.

   darakan   (1)

20:77
Yemin olsun, Mûsa'ya şöyle vahyetmiştik: \"Kullarımı geceleyin yürüt! Denizde onlar için kuru bir yol aç! Size yetişecekler diye korkma, endişelenme.!\

   lamud'rakūna   (1)

26:61
İki topluluk birbirini görecek hale gelince, Mûsa'nın adamları seslendi: \"İşte şimdi yakalandık!\

   yud'riku   (1)

6:103
Gözler onu fark edip kavrayamaz. Oysaki O, gözleri görür/bilir. O Latîf'tir, lütfu çok olduğu halde kendisi görülemez; Habîr'dir, her şeyden haberdardır.

   yud'rikkumu   (1)

4:78
Nerede olursanız olun ölüm sizi yakalayacaktır. Titizlikle korunan muhteşem kulelerde olsanız bile. Onlara bir iyilik isabet ettiğinde, \"Bu, Allah katındandır!\" derler. Ama kendilerine bir kötülük dokunduğunda, \"Bu senin yüzündendir.\" derler. De ki: \"Hepsi, Allah katındandır.\" Şu topluluğa ne oluyor ki, neredeyse hiçbir sözü anlamıyorlar!

   yud'rik'hu   (1)

4:100
Kim Allah yolunda hicret ederse yeryüzünde, varıp sığınarak karşı harekete girişecek çok yer bulur; geniş bir imkân da bulur. Ve her kim, evinden Allan'a ve resulüne hicret niyetiyle çıkar da kendisine ölüm yetişirse onun ödülünü vermek Allah'a düşer. Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.

Teşekkür ederim:
IslamAwakened
bu kök sayfaları mümkün kılan herkese teşekkür etmek istiyor.
Çalışmadan formüle etmek için ilham aldık...