←Prev   Be-Sin-Tı  Next→ 

ب س ط
Be-Sin-Tı
Kökün genel değeri.
"açma, açıp savurma, uzatmıştır, uzatmış vaziyettedir, uzatarak, uzatacak, yaygı, döşek, geniş (mekân), genişletti, genişlik, kuvvet, üstünlük, sen uzatırsan, tut, onu fazla harca, böylece, sonra onu yayar, dağıtır, açan gibidir, ikisi de açık, (bol ihsanda bulunur), ve uzatırlar, ve genişletir, genişletir, uzatmaya
   l-basṭi   (1)

17:29
Elini bağlayıp boynuna asma. Ama onu büsbütün de salıverme. Sonra kınanır, hasret içinde bir köşede büzülür kalırsın.

   bāsiṭun   (1)

18:18
Sen onları uyanıktırlar sanırsın; oysaki onlar uykudadırlar. Onları sağ tarafa da sol tarafa da çeviririz. Köpekleri de iki kolunu girişe uzatıp yaymıştır. Onların durumunu görseydin kesinlikle onlardan yüz çevirip kaçırdın. Ve onlardan içinde mutlaka korku doldurulurdu.

   bāsiṭū   (1)

6:93
Yalan düzüp Allah'a iftira eden veya kendine bir şey vahyedilmediği halde \"Bana vahyedildi\" diyen kişi ile, \"Allah'ın ayet indirdiği gibi ben de indireceğim\" diyen kimseden daha zalim kim vardır! Bir görsen o zalimleri ölüm dalgaları içindeyken. Melekler ellerini uzatmış, \"Çıkarın canlarınızı!\" diye! Bugün zillet azabıyla cezalandırılacaksınız; çünkü Allah'a karşı gerçek dışı şeyler söylüyorsunuz ve çünkü O'nun ayetlerine karşı büyüklük taslıyordunuz.

   bibāsiṭin   (1)

5:28
Beni öldürmek için elini bana uzatırsan, ben seni öldürmek için elimi sana uzatmayacağım. Şu bir gerçek ki, ben, âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım.\

   bisāṭan   (1)

71:19
\"Allah size yeryüzünü bir yaygı yaptı,

   basaṭa   (1)

42:27
Eğer Allah, kulları için rızkı yayıp döşeseydi, yeryüzünde mutlaka azarlardı. Ama O, dilediğince ölçülü olarak indiriyor. Çünkü O, kullarından gereğince haberdardır, onları iyice görmektedir.

   basaṭta   (1)

5:28
Beni öldürmek için elini bana uzatırsan, ben seni öldürmek için elimi sana uzatmayacağım. Şu bir gerçek ki, ben, âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım.\

   basṭatan   (1)

7:69
\"Sizi uyarmak için içinizden bir adam aracılığıyla size Rabbinizden bir ihtar gelmesine şaştınız mı? Hatırlayın ki, O sizi Nûh toplumundan sonra halefler yaptı ve yaratılışta size daha fazla bir boy-bos verdi. Allah'ın nimetlerini anın ki kurtulabilesiniz.\

2:247
Peygamberleri onlara dedi ki: \"Allah, Tâlût'u size kral gönderdi.\" Şöyle konuştular: \"O bizim üzerimizde nasıl saltanat kurabilir? Yönetimde biz ondan daha çok hak sahibiyiz. Ona bir mal genişliği de verilmemiştir.\" Peygamber dedi ki: \"Allah onu seçip size üst olarak gönderdi. Onu bilgi ve beden gücü yönünden üstün kıldı.\" Allah, mülkünü dilediğine verir. Allah, mülkü genişletendir, her şeyi bilendir.

   baṣ'ṭatan   (1)

7:69
\"Sizi uyarmak için içinizden bir adam aracılığıyla size Rabbinizden bir ihtar gelmesine şaştınız mı? Hatırlayın ki, O sizi Nûh toplumundan sonra halefler yaptı ve yaratılışta size daha fazla bir boy-bos verdi. Allah'ın nimetlerini anın ki kurtulabilesiniz.\

2:247
Peygamberleri onlara dedi ki: \"Allah, Tâlût'u size kral gönderdi.\" Şöyle konuştular: \"O bizim üzerimizde nasıl saltanat kurabilir? Yönetimde biz ondan daha çok hak sahibiyiz. Ona bir mal genişliği de verilmemiştir.\" Peygamber dedi ki: \"Allah onu seçip size üst olarak gönderdi. Onu bilgi ve beden gücü yönünden üstün kıldı.\" Allah, mülkünü dilediğine verir. Allah, mülkü genişletendir, her şeyi bilendir.

   tabsuṭ'hā   (1)

17:29
Elini bağlayıp boynuna asma. Ama onu büsbütün de salıverme. Sonra kınanır, hasret içinde bir köşede büzülür kalırsın.

   fayabsuṭuhu   (1)

30:48
O Allah'tır ki, rüzgârları gönderir de onlar, bulutu savurur. Sonra Allah o bulutu gökte dilediği gibi yayıp döşer, onu parça parça eder. Nihayet sen onun arasından yağmurun çıktığını görürsün. Sonra onu kullarından dilediğine ulaştırdığında onlar, müjde almış gibi sevinirler.

   kabāsiṭi   (1)

13:14
Gerçek dua yalnız O'na/hak davet yalnız O'nun için yapılır. O'nun dışında yalvarıp davet ettikleri ise onlara hiçbir şekilde cevap veremezler. Onlar, ağzına ulaşsın diye iki avucunu suya doğru açan ama suya ulaşamayan birinden başkasına benzemiyorlar. Küfre sapanların dua ve davetleri, şaşkınlığa dalmaktan başka bir işe yaramaz.

   mabsūṭatāni   (1)

5:64
Yahudiler dediler ki: \"Allah'ın eli bağlıdır.\" Kendi elleri bağlandı/elleri bağlanasıcalar! Söylemiş oldukları yüzünden lanetlendiler. Söylediklerinin aksine, Allah'ın iki eli de alabildiğine açıktır; dilediği gibi bağışta bulunur. İnan olsun ki, Rabbinden sana indirilen, küfür ve taşkınlık yönünden onları iyice azdıracaktır. Onların arasına, ta kıyamet gününe kadar düşmanlık ve nefret atmışızdır. Ne zaman savaş için bir ateş yaksalar, Allah onu söndürür de onlar yeryüzünde yine bozgunculuğa koşarlar. Ama Allah, bozguncuları sevmez.

   wayabsuṭū   (1)

60:2
Onlar sizi ele geçirirlerse size düşman olurlar; ellerini ve dillerini size kötülükle uzatırlar, inkâra sapmanızı isterler.

   wayabṣuṭu   (1)

2:245
Kim var Allah'a güzel bir şekilde borç verecek? Ve Allah böyle birinin verdiğini birçok kez katlayarak artıracaktır. Allah, kabz haliyle kısar, bast haliyle açıp genişletir. Ve yalnız O'na döndürülürsünüz.

   yabsuṭu   (2)

13:26
Allah, dilediği kimse için rızkı alabildiğine açar da sınırlayıp kısar da. İğreti dünya hayatıyla sevinip şımardılar. Oysaki dünya hayatı, âhirete oranla sadece küçük bir nimetlenme.

17:30
Hiç kuşkusuz Rabbin, dilediğine rızkı açar da kısar da. O, kullarını görüyor, onlardan haber alıyor.

28:82
Akşam onun mevkiine/konumuna imrenenler sabah şöyle diyorlardı: \"Vay be! Allah, kullarından dilediğine rızkı açıp yayıyor, dilediğine de ölçüyle veriyor/kısıyor. Allah bize lütufta bulunmasaydı, vallahi bizi de batırmıştı. Demek ki, inkârcılar asla iflah etmiyorlar.\

29:62
Allah, kullarından dilediğine rızkı açıp yayar da ölçülü verip kısar da. Allah herşeyi çok iyi bilir.

30:37
Görmediler mi Allah, dilediğine rızkı genişçe veriyor, dilediğine kısıyor. İnanan bir topluluk için bunda elbette ibretler vardır.

34:36
De ki: \"Rabbim, dilediğine rızkı genişletip açar, dilediğine ölçülü verir/kısar. Fakat insanların çokları bilmiyorlar.\

34:39
De ki: \"Rabbim, kullarından dilediğine rızkı bolca-genişçe verir, dilediğine de kısarak verir. Bir şey infak ederseniz O, onun yerine başka bir şey lütfeder. Rızık verenlerin en hayırlısıdır O.

39:52
Bilmediler mi ki Allah, rızkı dilediğine açıp yayar da kısıp daraltır da. İman eden bir toplum için bunda elbette ibretler vardır.

42:12
Göklerin ve yerin kilitleri/anahtarları O'nundur. Rızkı, dilediğine açıp bol bol verir. Kısarak, ölçüyle de verir. Gerçek şu ki, O herşeyi en iyi biçimde bilmektedir.

   yabsuṭū   (1)

5:11
Ey iman edenler! Allah'ın, üzerinizdeki nimetini hatırlayın! Hani bir topluluk ellerini size uzatmaya niyet etmişti de Allah onların ellerini sizden çekmişti. Allah'tan sakının! Müminler yalnız Allah'a tevekkül etsinler!

Teşekkür ederim:
IslamAwakened
bu kök sayfaları mümkün kılan herkese teşekkür etmek istiyor.
Çalışmadan formüle etmek için ilham aldık...