←Prev   Fi-Cim-Ra  Next→ 

ف ج ر
Fi-Cim-Ra
Kökün genel değeri.
facir (kötü) olanlar , füccar (şeytanın fucüruna tâbî olan kâfirler) , fecr (seher) vaktin(de) , facir , fışkırtırsın (yerden çıkarırsın) , akan, fışkırarak akan , facir, ahlâksız , böylece fışkırdı , böylece akıtırsın, fışkırtırsın , kabarıp kaynaştı, fışkırtılıp akıtıldı , onun fücuru , gibi, aynı, bir, eşit facirler, cehennemlikler , fıska düşer, fücur işler, günahlara dalar için, … i , (andolsun) fecir, tan yerinin ağarma zamanı, güneşin doğma anı , ve fışkırttık, çıkardık, akıttık , çıkar, fışkırır (kaynar) , onu akıtırlar
   l-fujāra   (1)

82:14
Kötülerse cehennemin ta ortasında.

   l-fujāri   (1)

83:7
Hayır, iş düşündükleri gibi değil! Rezilliğe batmışların kitabı, karanlık ve pis bir çukurun, Siccîn'in ta içindedir.

   l-fajri   (5)

97:5
Bir esenlik ve huzur vardır; sürüp gider o, tan yeri ağarıncaya kadar!

2:187
Oruç gecesi kadınlarınıza cinsel yaklaşım size helal kılınmıştır. Onlar sizin için giysidir/eştir, siz de onlar için giysisiniz/eşsiniz. Allah sizin öz benliklerinize yazık etmekte olduğunuzu bilmiş, tövbelerinizi kabul edip sizi affetmiştir. Artık şimdi onlara yaklaşın ve Allah'ın sizin için yazdığı şeyi arayın. Tan yerinin beyaz ipliği siyah ipliğinden sizce seçilinceye kadar yiyin için; sonra da orucu gece oluncaya değin tamamlayın. Mescitlerde itikâfta bulunduğunuz sırada zevcelerinizle cinsel temas kurmayın. İşte bunlar Allah'ın yasaklarıdır, bunlara yaklaşmayın. Allah, ayetlerini insanlara işte böyle açıklar ki korunabilsinler.

17:78
Güneşin kaymasından/aşağı sarkmasından, gecenin kararmasına kadar namazı/duayı yerine getir. Sabah Kur'an'ını da gözet. Çünkü sabah Kur'an'ı tanıklarca izlenmektedir.

17:78
Güneşin kaymasından/aşağı sarkmasından, gecenin kararmasına kadar namazı/duayı yerine getir. Sabah Kur'an'ını da gözet. Çünkü sabah Kur'an'ı tanıklarca izlenmektedir.

24:58
Ey iman edenler! Ellerinizin altında bulunanlarla, ergenlik yaşına gelmemiş olanlarınız sizden üç vakitte izin istesin: Sabah namazından/duasından önce, öğlen vaktinde elbiselerinizi çıkardığınızda, gün battıktan sonra yerine getirilen namazdan/duadan sonra... Kaygılanacağınız üç vakittir bunlar. Bunlar dışında size de onlara da bir günah yoktur. Aranızda dolaşırlar, birbirinize bakabilirsiniz. Allah, ayetleri size işte böyle açıklıyor. Allah Alîm'dir, Hakîm'dir.

   l-fajaratu   (1)

80:42
İşte bunlardır küfre sapanlar, kötülüğe batanlar.

   tafjura   (1)

17:90
Dediler ki: \"Bizim için yerden bir pınar fışkırtmadığın sürece sana asla inanmayacağız!\

   tafjīran   (1)

17:91
\"Yahut senin, hurmalardan, üzümlerden oluşan bir bahçen olmalı. Onların aralarından şarıl şarıl ırmaklar akıtmalısın.\

76:6
Bir kaynak ki, Allah'ın kulları ondan içerler ve onu fışkırtarak akıtırlar.

   fājiran   (1)

71:27
\"Çünkü eğer sen onları bırakırsan, kullarını saptırırlar ve kötülük üreten nankörden başkasını doğurmazlar.\

   fa-infajarat   (1)

2:60
Bir zamanlar Mûsa, toplumu için su istemişti de biz, \"Değneğinle şu taşa vur!\" demiştik. Taştan hemen oniki göze fışkırmıştı. Her bölük insan kendilerine özgü su kaynağını bilmişti. \"Allah'ın rızkından yiyin, için; yeryüzünde bozgunculuk yaparak şuna buna saldırmayın.\" demiştik.

   fatufajjira   (1)

17:91
\"Yahut senin, hurmalardan, üzümlerden oluşan bir bahçen olmalı. Onların aralarından şarıl şarıl ırmaklar akıtmalısın.\

   fujjirat   (1)

82:3
Denizler fışkırtıldığı zaman,

   fujūrahā   (1)

91:8
Ardından da ona bozukluğunu ve takvasını ilham edene ki,

   kal-fujāri   (1)

38:28
Yoksa biz, iman edip hakka ve barışa yönelik işler yapanları, yeryüzünde fesat çıkaranlarla aynı mı tutacağız? Yoksa takva sahiplerini, arsız sapıklar gibi mi yapacağız?

   liyafjura   (1)

75:5
Fakat insan kendi önünde rezillik sergilemeyi ister.

   wal-fajri   (1)

89:1
Yemin olsun tan yerinin ağarma vaktine,

   wafajjarnā   (2)

36:34
Onda hurmalardan, üzümlerden bahçeler oluşturduk, ondan pınarlar fışkırttık;

54:12
Ve yardık/fışkırttık yeryüzünü pınar pınar. Sonunda kesin ölçülere bağlanmış bir oluş üzere birleşti sular.

18:33
İki bağ da yemişlerini vermiş o adamdan hiçbir şeyi eksik bırakmamıştı. İkisinin ortasından bir de nehir fışkırtmışız.

   yatafajjaru   (1)

2:74
Sonra bunun ardından kalpleriniz yine kaskatı kesildi. Taş gibidir o. Belki daha da katıdır. Taşların bazıları var ki, ondan ırmaklar fışkırır. Bazıları var ki, çatır çatır yarılır da içinden su çıkar. Öylesi var ki, Allah korkusundan aşağılara düşer. Allah, yapıp durduklarınızdan gafil değildir.

   yufajjirūnahā   (1)

76:6
Bir kaynak ki, Allah'ın kulları ondan içerler ve onu fışkırtarak akıtırlar.

Teşekkür ederim:
IslamAwakened
bu kök sayfaları mümkün kılan herkese teşekkür etmek istiyor.
Çalışmadan formüle etmek için ilham aldık...